YA ALLAH, YA MUHAMMED, YA ALİ, YA HACI BEKTAŞİ VELİ
Google

   
  ALEVİ-BEKTAŞİ TARİHİ (alevibektasi-tarihi.tr.gg)
  BEKTAŞİLİK NEDİR?
 

             KIRK BUDAKLI ŞAMDANDA,
           
            KIRKIMIZ ''BİR'' YANARIZ!!!

   Bektaşilik Nedir?

 Bektaşiliğin incelenmesinde ve diğer ekollerin incelenmesinde araştırmacıların “PARÇALARIN BÜTÜNÜ TEK BAŞLARINA ANLATMADA YETERSİZ KALDIĞINI” anlamaları gerekmektedir. Bektaşiliği inceleyen araştırmacı konuya bir parçasından değil bir bütün olarak bakmak durumundadır. Eğer parça parça bakarak hüküm vermeye kalkışırsak yanlış sonuçlara varmamız kaçınılmaz olur. Bu yanlış anlamalara küçük örnekler vermek mümkündür.

    Bektaşiliğin bir kısım ilkelerinin HARF ve SAYILARA dayalı olduğunu gören, rüya yorumlarına verilen önemi tesbit eden araştırmacılar Nevm-NAME, Cavidan-NAME gibi bazı temel kaynakların Bektaşilik içerisinde de kullanıldığına bakarak Bektaşiliğin aslında HURUFİLİK olduğunu söyleyebilirler ve nitekim Otman baba, Yemini, Muhyiddin Abdal, Nesimi gibi hurifilik inancını taşıyan kişiler Bektaşilerce kutsal bilinmişler ve sahiplenilmişlerdir ki bu insanların Oniki İmam yoluyla alakaları yoktur. HATTA ilk ilkeleri Ş.Fazlullah tarafından ortaya konan hurufiliğin ilkesi olan “Namazıda Fazlullah kıldı, Orucuda Fazlullah tuttu, artık bize teklif yok” şeklindeki İslam dışı sapık bir ilke Bektaşilik içerisinde şekil değiştirerek bulunmaktadır. Bu yüzden bir kısmı zalim bir kısmı da cahil kişiler namazımız kılınmış, orucumuz tutulmuştur inancına inanmışlardır. Ve bu pis inançlarını Masum Alevi toplumuna bulaştırmaya çalışmışlardır. Bektaşi dede ve babalarıda bu görevi üstlenmişlerdir.


     Bektaşi dervişlerinin yaptıkları ve kendilerini eğitmek için ÇİLE dedikleri bir köşeye çekilip insanlardan uzaklaştıkları bölümlere bakan araştırmacılar Bektaşiliğin HALVETLİK olduğunu söyleyebilirler. Hatta kurucu Halvetinin “El Adabus-Saniyye” adlı eserindeki: “Şeriate muhalif bütün tarikatlar batıldır, şeriate aykırı bir yoldan gidilerek hakikate ulaşacağını sanan şeytana oyuncak olmuştur, tarikatın zahiri şeriat içi hakikattır.” Şeklindeki sözüne ve Ahmed Yesevinin Bektaşilik içerisindeki meşruluğuna ve tanınmışlığına bakan ve Nakşibendiliğin zikir ilkesinin ve bu tarikatın Yesevilikle ilişkisini tesbit eden araştırmacılar Sünni Bektaşilerinde olduğunu görerek Bektaşiliği SÜNNÜLÜK sanabilirler.

    Eski Şaman dinine inanan Türklerin yaptıkları ve bugün CEM ayinleri denilen sazlı, sözlü, yemeli, içmeli ve semah türünden halk oyunlarınında sergilendiği kadınlı, erkekli toplantıların benzer bir şekilde Bektaşilik içerisinde yer aldığını gören araştırmacılar ise Bektaşiliğin Ortaasya kökenli ve İslamla ilgisi Olmayan ŞAMAN dininin bir uzantısı olduğunu sanabilirler.

    İçerisinde Oniki İmamların isimlerinin bulunmasına ve Ehl-i Beyt’le ilgili bazı şeylerden bahsedilmesine bakan araştırmacılar Bektaşiliği ALEVİLİK sanabilirler.

    İçerisinde güvercin, mum, şamdan gibi bezı sembollere ve DARA çekme yada durma yada düşkün kaldırma gibi içkiye bakış açısı gibi bazı ilkelere bakan yada Baba-oğul-ruh gibi teslis inancına bakan araştırmacılar Bektaşiliği kabul etmiş birçok yahudi mason inançlı kişilere bakarak Bektaşiliği YAHUDİLİK ve HIRİSTİYANLIK  sanabilirler.

    Bektaşiliğin içerisindeki kutsal hayvan, sayı, sembol ve ilkelere bakılarak bunların tarihi seyrini araştıran kişiler bektaşiliğin, İLK ÇAĞ ANADOLU İNANÇLARININ GELİŞMİŞ ŞEKLİ OLDUĞUNU düşünebilirler.

    Açıkça anlaşıldığı gibi BEKTAŞİLİK BİLİMSEL ANLAMDA BİR KÜLTÜR SENTEZİDİR, halk deyimiyle ÇORBA’dan başka bir şey değildir. Gelişimi süresince değişik kültürlerin hakimiyetine girmiş ve değişik kültürler belli zamanlarda bektaşilik içerisinde hakimiyet sağlamışlardır. Bu nedenlede gerek Anadolu da yaşayan kültürlerden ve gerekse göçler yoluyla Anadoluya taşınan Ortaasya ve Arabistan da temeli atılmış bulunan kültürlerin hepsinden bektaşilik içerisned bir parça bulmak mümkündür. Zaten bektaşilerde eninde sonunda bir kültür sentezi olduklarını bilinçsizce itiraf etmektedirler. “ONBİR TARİKİN TAVLASINDAN BOŞANAN BİZİM TAVLADA KARAR KILAR.” Cümleside bektaşiliğin içerisinde bulunduğu karışımı isabetli bir şekilde ifade etmektedir.

 

 

 
 
  Bugün 2 ziyaretçi (4 klik) kişi burdaydı!